23 November 2024
2024/05/30 - 21:28
View 308

Hazreti Ayetullah Hamaneyin Amerikan üniversitelerinde Filistin halkını destekleyen vicdanlı öğrenc

Hazreti Ayetullah Hamaneyin uyanan vicdanları kendilerini Gazzenin mazlum çocuklarını ve kadınlarını savunmak için motive eden gençlere hitaben mektubu.

 

 

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

 

 

Bu mektubu, uyanan vicdanları kendilerini Gazze'nin mazlum çocuklarını ve kadınlarını savunmak için motive eden gençlere hitaben kaleme alıyorum.

ABD’deki sevgili genç öğrenciler! Bu mektup, sizinle dayanışma içinde olduğumuzun mesajıdır. Sizler artık tarihte açılan yeni sayfanın doğru tarafındasınız.

Sizler artık direniş cephesinin bir parçasını oluşturuyorsunuz ve gasıp ve acımasız Siyonist rejimi açıkça savunan hükümetinizin acımasız baskısı altında onurlu bir mücadele başlatmış bulunuyorsunuz.

Uzak bir coğrafyadaki büyük direniş cephesi yıllardır aynı sizin şu anki anlayış ve duygularınızla mücadele ediyor. Direniş cephesinin verdiği mücadelenin amacı, "Siyonistler" olarak adlandırılan terörist ve acımasız bir şebekenin yıllar önce Filistin milletine açıktan bariz bir şekilde uyguladığı ve ülkelerini işgal ettikten sonra onları en ağır baskı ve işkencelere maruz bıraktığı zulmü durdurmaktır. Siyonist apartheid rejiminin bugünkü soykırımı, onlarca yıl önceki son derece zalim tutum ve davranışlarının devamıdır.

Filistin, Müslüman, Hıristiyan ve Yahudilerden oluşan bir millet ve köklü bir tarihe sahip bağımsız bir topraktır. Dünya Savaşı'ndan sonra Siyonist şebekenin kapitalistleri, İngiliz hükümetinin yardımıyla yavaş yavaş binlerce teröristi bu topraklara getirdi; şehirleri, köyleri işgal ettiler; On binlerce insan öldürüldü ya da komşu ülkelere sürüldü; halkın evlerini, pazarlarını, çiftliklerini ellerinden aldılar, Gasp edilen Filistin topraklarında İsrail adında bir devlet kurdular.

Bu gasıp rejimin İngiltere’den sonra en büyük destekçisi bu rejime siyasi, ekonomik ve silah desteğini sürdüren ABD'dir. Hatta ABD affedilemez tedbirsizlikle bu rejime nükleer silahlar üretmesinin önünü açmakta ve ona bu konuda yardımcı olmaktadır.

Siyonist rejim ilk günden itibaren savunmasız Filistin halkına karşı "demir yumruk" politikasını kullandı ve vicdani, insani ve dini tüm değerleri hiçe sayarak zulmü, terörü ve baskıyı her geçen gün artırdı.

ABD hükümeti ve ortakları bu devlet terörüne ve sürekli baskıya karşı kaşlarını dahi çatmamıştır.Bugün bile ABD hükümetinin Gazze'deki korkunç katliama ilişkin bazı açıklamaları gerçek olmaktan ziyade daha çok ikiyüzlü açıklamalardır.

Direniş Cephesi bu karanlık ve umutsuz atmosferin kalbinden yükseldi ve İran'da “İslam Cumhuriyeti” devletinin kurulması onu geliştirip güçlendirdi.

Amerika ve Avrupa'daki medya şirketlerinin çoğu kendilerine ait veya onların paralarının, rüşvetlerinin etkisi altında olan Uluslararası Siyonizmin liderleri, bu insani ve cesur direnişi terör olarak tanıtıyorlar! Kendi topraklarında Siyonist işgalcilerin suçlarına karşı kendini savunan bir millet terörist midir? Peki bu millete insani yardım yapmak, onları güçlendirmek teröre yardım mı sayılır!

Küresel zorba rejimlerin liderlerinin insani kavramlara dahi merhameti yoktur. Onlar, zalim ve terörist İsrail rejimini sanki kendisini savunuyormuş gibi gösterirken, özgürlüğünü, güvenliğini ve kendi kaderini tayin hakkını savunan Filistin direnişine de terörist diyorlar!

Sizi temin ederim ki bugün durum değişiyor. Batı Asya bölgesini başka bir kader bekliyor. Küresel boyutta pek çok vicdan uyanmış ve gerçekler ortaya çıkmaktadır. Direniş cephesi de güçlenmiş ve giderek daha da güçlenecektir. Tarihte yeni bir sayfa açılmaktadır.

Amerika’daki sizlerin dışında, diğer ülkelerdeki üniversitelerde de öğrenciler ve insanlar ayağa kalktı. Üniversite hocalarının siz öğrencilere eşlik etmesi ve size destek vermesi çok önemli ve etkilidir. Bu, hükümetin size karşı uyguladığı polis müdahalesini ve baskısını biraz rahatlatabilir. Ben de siz gençlerin duygularını paylaşıyor ve duruşunuza saygı duyuyorum.

Kur’an, biz Müslümanlara ve tüm dünya halkına hak yolunda direnişi salık vermekte ve şöyle buyurmaktadır: “Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol (Hud/112)” Kur'an'ın insan ilişkilerine dair dersi ise şudur: “Ne zulmediniz ne de zulme uğrayınız (Bakara/279)”

Allah’ın izniyle direniş cephesi bu ve benzeri yüzlerce emri öğrenerek ve uygulayarak ilerleyecek ve zafere ulaşacaktır.

Sizlere Kur’an’ı tanımanızı ve ona aşina olmanızı tavsiye ediyorum.

 

Seyyid Ali Hamanei

                                                                                                                        30 Mayıs 2024

 

 

 

متن دیدگاه
نظرات کاربران
تاکنون نظری ثبت نشده است